kuruma ibraz ve kurum talebi farkı

Kuruma ibraz ile kurum talebi arasında hiçbir fark olmayıp aynı anlama gelmektedir. Ancak kişi talebine gelecek olursak; kuruma ibraz ve kurum talebinden farklı olarak belgeyi ibraz edeceğiniz kişinin bir birey olduğunu ifade etmiş olursunuz. Örneğin ilgili belgenin Adalet Bakanlığı’na sunulması kurum talebi i Kuruma intikal eden şikâyet dilekçesinde özetle, ilgili kişinin memuriyete ilk giriş tarihinden önce hakkında verilmiş olan ceza kararının özlük dosyasında yer aldığı, verilen kararda yer alan beş yıllık denetim süresinin dolduğu ve davanın düşmesine karar verildiği, kararın adli sicil kaydından silindiği, bu itibarla özlük dosyasında yer alan mezkûr karar ve Enerjisaİstanbul Anadolu Yakası Elektrik Perakende Enerjisa İstanbul Anadolu Arızalı Sayaç Hukuki Süre Dışında Ödeme İ. Değerli Müşterimiz, 4006064794 numaralı tesisatınıza ait 001004838446 numaralı sözleşme hesabınıza 836,20 TL tutarında ek tahakkuk faturası düzenlenmiştir. 01.07.2021 – 31.12.2021 tarihleri arasında gerçekleştirilen imalatlar için hesaplama yapılacak. Ek fiyat farkı, fiyat farkı verilen ve verilmeyen işlerin tamamı için hesaplanacak. Fiyat farkı verilebilmesi için yüklenicinin idareye başvurması gerekiyor. Sözleşmelerin devredilebilme imkanı getirildi (yüklenicinin başvurusu İşKurma Kredisi Veren Bankalar 2022 listesinde bulunan bankalardan kredi çekemiyor olabilirsiniz. Fakat kredi çekerken problem yaşayan kişilerin kolay bir şekilde kredi çekebileceği başka bir kurum Esnaf ve Kefalet Kooperatifidir. Esnaf ve kefalet kooperatifi esnaf ve sanatkarları desteklemek için esnaflara ve sanatkarlara kredi nama tumbuhan bentuk struktur akar fungsi modifikasi akar. İbraz etmek nedir diye sorarsanız; kanıtlanmış olayları resmi belgelerle mahkemeye sunmaktır. İbraz edilen şey, resmi olduğu belgeler yardımı ile kanıtlanabilen ve varlığı resmi kanallar tarafından kabullenilmiş olaylardır. Alacaklı ile borçlu arasında uyuşmazlık çıktığı zaman borçlu olan taraf ödeme yapmadığı takdirde, alacaklı kişi tarafından borç senedinin mahkemeye ibraz edilmesi halinde, borçlu mecburen ödeme yapmak zorunda kalacaktır. Çünkü ortada resmi bir kanıt bulunmaktadır. Benzer bir biçimde eğer iki kişi arasında anlaşmazlık çıkarsa ve bir tarafın haklı olduğunu gösteren bir belge var ise, bu belge mahkemeye ibraz edildiğinde olayın çözümü daha kolay ve hızlı bir biçimde İbraz Nedir?Ticari hayatta karşımıza çokça çıkan, ibraz etmek kavramı, hukuki kanıt niteliği taşıyan bir durumdur. Taraflar arasında anlaşmazlık olması durumunda her iki tarafa da “kuruma ibrazı gerekir” biçiminde bir bildirim gelir. Bu durumda ticari defterler mahkemeye ibraz edilir. Bu sayede anlaşmazlığa neden olan olayların resmi deliller ile incelenebilmesi başvurusu yapan kişilerden, herhangi bir şekilde çalışmasına engel olmadığını belirten belgeler istenir. İstenilen bu belgeler arasında, adli sicil, ikamet bilgisi, kişisel bilgiler ve sağlık bilgileri gibi bilgileri içeren belgeler yer almakta olup; bu belgeler ibraz niteliği taşımaktadır. Kişiler istenilen belgeleri kuruma ibraz ederek, çalışabilir durumda olduklarını resmi olarak güvence altına alırlar. Kanıtlamak olarak algılanabilen ibraz kavramı, resmilik taşıdığı için kanıttan da öte kesinlikle doğru olarak İbrazı Nedir?Kimlik ibrazı, resmi işlemlerin yürütülmesi aşamasında kimliğin gösterilmesidir. Oy vermek veya bankada işlem yapmak için kimliğinizi göstermeniz gerekiyor. Bir nevi kişinin kendisi olduğunu kanıtlamasını sağlamayı başaran kimlik ibrazı ile olaylar resmi kaynaklara dayandırılarak olarak ibraz; hayatın her alanında karşılaşılabilecek yasal işlemlerin daha hızlı ve sağlıklı yürütülebilmesi için gereken hukuki bir Tarihi Ne Demek?Çeklerde vade tarihinden ayrı olarak ibraz tarihi yazar. Eğer çek keşide edildiği yerde ödenecek ise 10 gün içerisinde, ayrı bir yerde ödenecek ise 1 ay içinde muhataba ibraz edilir. Keşide yeri ile ödeme yeri farklı kıtalarda ise ibraz tarihi en fazla üç aydır. İbraz tarihi bu noktada son derece önemlidir. Çünkü vakti geçmeden çeklerin ibraz edilmemesi halinde; bono ve poliçe de olduğu gibi kambiyo senedi olma özellikleri kaybolmaktadır. Bu da devirlerini ve icra yolu ile takip edilmelerini imkansız hale getirir. 14 Mart 2019 2200 pöhpomem Kuruma ibraz kurum talebi Arkadaşlar bazı belgeleri e devlette veriliş nedeninden ibraz yada kuruma talep seçeniği cıkıyor cok önemlimi hangisini seçtiğimiz. İstifa Mektubu Nedir? İstifa mektubu, Profesyonel iş hayatında yer alan kişilerin bulunduğu konumu sonlandırmak amaçlı yazdığı bir mektup türüdür. Bu mektup türünde belirli nedenlerden dolayı kuruma ibraz edilerek işi sonlandırılmak istenir. Kurumsal bir çerçevede yer alan her kurum ve kuruluş, istifa mektubu içeren iş değişiklikleri ile karşılaşmaktadır. Buradan hareket ile herhangi bir şirket bünyesinde yer alan personeller, saygı kurallarını aşmayacak şekilde hazırlanmış bir istifa mektubu ile işlerine son vermektedirler. Bu isteklerin arkasında iş hayatında yükselmek, çalışma şartlarında yaşanan problemler ve özel hayatın durumu gibi nedenler yer almaktadır. istifa mektubu İş Hayatında Yükselmek İş hayatı, hem işveren kuruluşlar hem de çalışan kişiler için tecrübe konusunu esas alan bir düzene sahiptir. Çalışan kişiler başlangıç düzeyinde yetiştirmek üzere etiketi altında yer alan pozisyonlarda işe başlarlar. Tecrübe kazandıktan sonra daha iyi konumlara gelmek isterler. Genellikle daha iyi maaş koşulları ve idealistlik gibi maddelerin ağır basması sonucu insanlar, iş değiştirmek isterler. İş hayatında yükselmek, iş değiştirme esnasında uygulanacak esasların doğru bir şekilde tamamlanması ile meydana gelmektedir. Bu esaslarda ayrılmak istenen kurumu incitmemek, hem iyi bir referans hem de olumlu ilişkilerin zedelenmemesi adına önemli bir adım olarak yer almaktadır. Bu adımı gerçekleştirirken istifa mektubu, gerekli özellikleri taşıyacak şekilde hazırlanmalıdır. İhtiyaçların sürekli artması ve buna yönelik daha iyi maaş koşulları, idealistlik ve kendini geliştirme adına daha büyük firmalarda çalışma isteği, uygun bir dil ile ifade edilmelidir. İş hayatında yükselmek, kurumlar arası geçişlerde iş bırakma durumunun iyi bir şekilde oluşturulmuş bir istifa mektubunun önemini ortaya çıkarmaktadır. istifa mektubu Çalışma Şartlarında Yaşanan Problemler Günümüz iş dünyasında birtakım sorunlar meydana gelmektedir. Bu sorunlar genel olarak işveren ve çalışan arasındaki uyum sorununun çözülememesi, çeşitli baskıların var olması, çalışanlar arası yaşanan huzursuzluk, şirket bünyesinde meydana gelen ekonomik krizler ve maaş dengesizlikleri gibi sorunlardır. Yaşanan sorunlarda profesyonellik adı altında yapılması gereken ve beklenen durumlar mevcuttur. Özellikle çalışan açısından iş süreçlerindeki devamlılık niteliğinin zarar görmemesi, bu noktada önem sarf etmektedir. Her ne kadar yaşanan sorunlar şirket tarafında yer alsa da çalışanın şikayet unsurları içerisinde yer alması, diğer iş süreçlerinde yer almasını zorlaştırmaktadır. Bu noktada çalışma şartlarında yaşanan problemler, aşılamadığı takdirde istifa mektubu ile ayrılmak istenmektedir. Özel Hayatın Durumu İş hayatı, şirket bünyesinde yer alan çalışan ve işveren için çok iyi şartları barındırıyor olabilir. Şirket içi herhangi bir problem olmaması ile birlikte çalışma koşulları da gayet sağlıklı bir şekilde ilerleyebilir. Ancak iş dünyası sadece bu unsurlarla alakalı değildir. Çalışanın sahip olduğu özel durumlar, onu çalışma koşullarında değişiklik yapmasına itebilir. Özellikle ailevi sorunlar ve ikamet edilen şehrin olumsuz getirileri, çalışanların iş bırakma durumunu gerçekleştirmek zorunda kalmasına neden olmaktadır. Bu durumun ise çalışılan kuruma nazik bir şekilde açıklanmasını gerektirmektedir. Resmi nitelikleri barındıran bir istifa mektubu ile bu durum açıklanır. İstifa Mektubu Nasıl Yazılır? İstifa mektubu yazılırken belirli kurallara göre hareket edilmelidir. Temel düzeyde var olması gereken bilgilerin yazılmasının yanında özel olarak da ifade edilmek istenen durumlar yer almalıdır. Bir istifa mektubu; ne tür bir amaç ile yazıldığı, işten ayrılma tarihleri, iyi niyet ve dileklerde bulunma, iletişim bilgileri ve bundan sonraki iş süreçlerinde referans kolaylığı isteği gibi ifadeleri içermektedir. Bu ifadelerin eksiksiz bir şekilde hazırlanması ile istifa mektubu nasıl yazılır? Sorusunun cevabı verilmiş olur. Yer almaması gereken en önemli ifade ise şikayet unsurudur. Kurum ve kuruluşu karalayacak herhangi bir cümlenin yer alması, var olan tüm süreçleri olumsuz şekilde etkiler. istifa mektubu nasıl yazılır İstifa Mektubu Örneği İstifa mektubu, belirtilmesi zorunlu bazı bilgileri içerir. Çalışanın mevcut durumundan neden vazgeçmek istediği, işe başladığı tarih ve mektubun yazıldığı tarih gibi birtakım verilerin olması zorunluluk teşkil eder. Bu zorunluluk esası altında yer alan; -Mektubun yazılacağı ilgili kurum veya departmanlık -Tarih ve ayrılma isteğinin belirtilmesi -Katkıların ve iyi dileklerin sunumu -Gereğinin yapılmasının ifade edilmesi -İsim soy isim, imza bilgileri, istifa mektuplarında bulunması gereken genel bilgilerdir. İstifa mektubu çeşitli kategorilerde yer alan örneklere sahiptir. Bu kategoriler; sıradan bir şirketten ayrılma durumunu belirten standart istifa mektubu, yeni bir iş imkanına sahip olma durumunu içeren mesleki istifa mektubu, ödeme durumunda yaşanan aksiliklere de yer verecek şekilde hazırlanan zorunlu istifa mektubu, Kamu sektöründen ayrılmak istenmesinde yer alan kamusal istifa mektubu ve özel durumlardan ötürü hazırlanan özel istifa mektubu gibi türlerde yer almaktadır. Standart İstifa Mektubu Örneği Standart bir istifa mektubunda herhangi bir olağanüstü durum yer almaz ve sade bir dil ile yer alan işten ayrılma isteği mevcuttur Bu bilgileri içeren istifa mektubu formatı şu şekildedir; Tarih …/…/…. …………………………………. Müdürlüğü’ne/ Departmanlığı’na …/…/….. Tarihi ile mevcut şirketinizde/kurumuzda başlamış olduğum iş pozisyonumdan/departmanımdan ayrılmak istediğimi belirtiyorum. Şirketinizde/kurumunuzda yer aldığım tüm iş süreçleri itibariyle sizlerin arasında bulunmaktan ve ekip çalışmaları içerisinde yer almaktan onur duyduğumu bilmenizi isterim. İstifamın kabul görmesi ve gerekli işlemlerin yapılmasını arz ederim. Saygılarım ile, İsim soy isim İmza Mesleki İstifa Mektubu Örneği Mesleki bir istifa mektubunda, var olan konumdan farklı bir iş durumuna geçiş söz konusudur. Bu yönde yer alacak istifa mektubu örneği şu şekildedir; Tarih …/…/…. …………………Müdürlüğü’ne/Departmanlığı’na İstifa dilekçemi ………Kurumu’nda/Şirketi’nde/Firması’nda, …/…/….Tarihinde başladığım ve…….yer alan pozisyonumdan istifa durumumu resmi olarak belirtmek için yazıyorum. Mesleki hayatım için tarafıma ulaşan yeni bir iş teklifi neticesi ile çalışma hayatımda değişiklik yapma kararı aldım. Bu sebep ile …/…/…. Tarihi itibariyle şirketinizden ayrılmak istiyorum. Çalışma sürem boyunca şirketinizin ve içerisinde bulunduğum ekibin bana kattığı tecrübeler için oldukça memnun olduğumu ve çok teşekkür ettiğimi bilmenizi isterim. İstifa işlemleri konusunda gerekli işlemlerin yapılmasını arz ederim. Saygılarım ile İsim soy isim İmza Zorunlu İstifa Mektubu Örneği Zorunlu istifa mektubu, bir şirket içerisinde yaşanan maaş sıkıntılarından dolayı yazılır. Zamanında ve belirtilen miktarda yapılmayan ödemeler, devam etmesi durumunda istifa gerektirir ve akabinde bir istifa mektubu örneği hazırlanır. Bu durumu içeren istifa mektubu örneği ise şu şekildedir; …………………Müdürlüğü’ne/Departmanlığı’na Firmanızın/Şirketinizin …/…/…. Tarihinde başladığım……….pozisyonunda çalışmaktayım. Var olan mevcut maaş tutarsızlıkları ve zamanında yapılmayan ödemeler sonucu yaşadığım ekonomik sorunlar nedeni ile bulunduğum iş süreçlerinden ayrılmak istiyorum. İşten ayrılma durumumdan sonra var olacak sosyal ve ekonomik hakların tarafıma verilmesi adına gerekli süreçlerin tamamlanmasını talep ediyorum. Çalıştığım süre boyunca verdiğiniz iş imkanı için teşekkür ederim. Gereğinin yapılmasını arz ederim. Saygılarım ile İsim soy isim İmza Kamusal İstifa Mektubu Örneği Kamusal istifa mektubu, kamu sektörü içerisinde çalışan insanların işlerini bırakmak istemesi halinde istifalarını sunmak için hazırladıkları bir istifa mektubu türüdür. Kamusal istifa mektubu örneği şu şekildedir; Tarih …/…/…. ……İl/İLÇE MÜDÜRLÜĞÜ’NE/.…….BAKANLIĞI’NA 657 Sayılı Yasanın “Çekilme” başlığı, 20. ve 94. Maddesi itibariyle ifade edilen, devlet memurları yasasında yer alan esaslara göre memurların ait olduğu kuruma yazılı bir şekilde başvurarak memurluktan istifa edebilir kararı mevcut olmaktadır. Bu yasa ve karar ile birlikte içerisinde bulunduğum memuriyet sıfatından çekilerek ayrılmayı talep ediyorum. Gereğinin yapılmasını arz ederim. Saygılarım ile İsim soy isim İmza Özel İstifa Mektubu Örneği Özel istifa mektubu, çalışanın iş hayatında herhangi bir problem yaşamaması fakat iş hayatından farklı olarak özel hayatındaki gelişmelerden dolayı istifa etmesini konu alan bir istifa mektubu türüdür. Özel hayatta yaşanacak çeşitli durumların istifa mektubu örneği ise şu şekildedir; Tarih …/…/…. …………………Müdürlüğü’ne/Departmanlığı’na Üzülerek belirtmek isterim ki ………. Şirketi/Firması içerisinde …./…/…. Tarihinde başladığım ve ………. pozisyonunda yer aldığım işten ayrılmak istiyorum. Özel hayatımı ilgilendiren bir durum olan ailemin ….. şehrinde birtakım sebeplerden ötürü yaşayamaması ve şehir değişikliği durumunun benim için zorunlu bir hale gelmesi, şirketinizden ayrılmak mecburiyetinde olmama neden oldu. Ayrılma süreçlerimde oluşabilecek çeşitli aksaklıklar ve boşlukların olmaması adına sizinle işbirliği yapmayı ve her konuda kolaylık sağlayacağımı bilmenizi isterim. Çalışma hayatım boyunca bana tanıdığınız tüm imkanlar ve uygun çalışma şartları için çok teşekkür ederim. Gereğinin yapılmasını arz ederim. Saygılarım ile İsim soy isim İmza istifa mektubu örneği 08/05/2008 tarihinden önce yurt dışındaki sigortalılık süreleri; Türkiye’de sigortalılık yoksa Sosyal Sigortalar Kurumuna, yurda kesin döndükten sonra sigortalılık varsa en son tabi olunan sigortalılık statüsüne göre, ev kadınlığı süreleri ise Bağ- Kur’a borçlandırılmakta idi. Buna göre, bu tarihten önce borçlanılan ev kadınlığı süresi ile sigortalılık süresinin çakıştığının tespit edilmesi halinde 06/08/2011 tarihli ve 2011/48 sayılı Genelgenin “Dördüncü Bölüm/Ortak ve Diğer İşlemler/3. Farklı sigortalılık statüsünde borçlandırılan yurtdışı süreleri” bölümündeki açıklamalar doğrultusunda işlem yapılmaya devam edilecektir. 3- Borçlanma talep tarihindeki sigortalılık statüsünün sonradan değişmesi 3201 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasında “Yurtdışı hizmet borçlanmasına ait süreler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır. Buna göre, talep tarihindeki sigortalılık statüsüne göre yurt dışı borçlanması yapanların, müracaat tarihinden sonra müracaat tarihlerindeki sigortalılık statülerinin mahkeme kararı, denetim raporları veya önceden var olan bir hizmetin sonradan tespit edilmesi durumları hariç olmak üzere borçlanma yapılan statü değiştirilmeyecektir. 4- Çalışma süreleri arasında ve sonrasındaki bir yıla kadar olan işsizlik sürelerinin borçlandırılması Örnek-2 03/05/1985-31/12/1994 tarihleri arasında 4/1 b kapsamındaki sigortalı 15/07/2011 tarihinde Almanya’da geçen 01/09/1998-31/12/2010 tarihleri arasındaki sigortalılık sürelerini 4/1b kapsamında borçlanmıştır. Sigortalının 10/08/2014 tarihli mahkeme kararına göre 02/04/1998-30/07/1998 tarihleri arasında 4/1 a kapsamında sigortalılığı tespit edilmiştir. Bu durumda yapmış olduğu borçlanma, talep etmesi halinde, 4/1 a kapsamına aktarılacaktır. 3201 sayılı Kanunun I inci maddesinde “Türk vatandaşları ile doğumla Türk vatandaşı olup da çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybedenlerin on sekiz yaşını doldurduktan sonra Türk vatandaşı olarak yurt dışında geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri hâlinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilir.” düzenlemesi bulunmaktadır. Söz konusu düzenlemede yurt dışında geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen sürelerin aynı anda borçlanılacağına ilişkin zorunluluk bulunmamaktadır. Buna göre, sigortalılık süreleri ile bu süreler arasında veya sonunda bir yıla kadar olan boşta geçen süreler birlikte borçlanılabileceği gibi talep edilmesi halinde bu süreler birbirinden bağımsız olarak da borçlanılabilecektir. 3201 sayılı Kanuna göre borçlanılacak sürede ilgilinin yurt dışında bulunması gerekmektedir. Bu nedenle sigortalılık sürelerinin sonundaki bir yıllık boşta geçen süreler borçlandırılırken Türkiye’ye dönülen tarihe kadar olan süre borçlandırılacaktır. Söz konusu bir yıllık sürede Türkiye’ye dönüldükten sonraki boşta geçen süreler kesinlikle borçlandırılmayacaktır. 5- “5/1g” kapsamındaki sürelerin borçlandırılması Yurt dışında 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının g bendi kapsamında çalıştıktan sonra 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma talebinde bulunanların statülerinin belirlenmesinde tereddütler olduğu tespit edilmiştir 3201 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin dördüncü fıkrası “Yurtdışı hizmet borçlanmasına ait süreler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Buna göre, Kanunun 5/1 g kapsamında yurt dışında çalıştıkları sırada Kanunun 4/1 a bendi kapsamında adlarına 21 kodu ile prim hizmet belgesi verilenlerin, 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma işlemleri, borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre sonuçlandırılacaktır. Yurtdışı borçlanmalarında maluliyet talebinin alınması ve sevklerinin yapılmasından sorumlu birimin tespiti 02/01/2014 tarihli ve 2014/1 sayılı ve 11/07/2014 tarihli ve 2014/12 sayılı e-YURTDISI talimatları ile yurtdışı borçlanması yapanların aylık bağlama işlemlerinin gerçekleştirildiği birimler belirlenmiştir. Ancak yurt dışı borçlanması yapan kişilerin maluliyet tespit taleplerinin hangi birime yapılacağı hususunda tereddütler yaşandığı tespit edilmiştir. Kanunun 4/1 a bendi kapsamında malullük aylığı talebinde bulunanlar, Türkiye’de çalışma olup olmadığına bakılmaksızın en son borçlanmayı yapan, Mahsup tarihinin belirlenmesiKanunun 4/1b bendi kapsamında malullük aylığı talebinde bulunanlar, maluliyet tespiti talep tarihinde halen faaliyet devam ediyorsa faaliyetin yürütüldüğü, faaliyet sona ermiş ya da hiç faaliyette bulunulmamışsa yurt dışı borçlanmasının en son yapıldığı sosyal güvenlik il müdürlüğüne müracaat edecek ve maluliyet tespitleri bu ilin bağlı olduğu sağlık kurulunca gerçekleştirilecektir. 02/03/2015 tarihli ve 2015/4 sayılı e-YURTDISI 2 nci maddesinin beşinci fıkrasında “Yazılı talebine istinaden borçlanması iptal edilenler yeniden borçlanma talebinde bulunduklarında ilk borçlanmaya karşılık ödedikleri miktar yeni taleplerine göre tahakkuk ettirilecek borçlarına mahsup edilebilecektir. Bu durumda mahsup işleminin yapıldığı tarih, borç ödeme tarihi olarak dikkate alınacaktır.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Bu düzenleme, yurtdışı borçlanmasından vazgeçenlerden Kurumdan borçlanma bedellerini almamış olanlara, yeniden borçlanma müracaatında bulunduklarında Kurum hesaplarında bulunan ödemiş oldukları miktarlarının yeni borçlanmalarına mahsup edilmesini öngörmektedir. Söz konusu, mahsup işleminin ilgililerin talepte bulundukları tarih itibariyle gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Buna göre, Kurumca yapılan mahsup işlemi hangi tarihte gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin mahsup tarihi, mahsup dilekçesinin verildiği tarih olarak alınacaktır. 8- Kur Farkı Yurt dışından borçlanma talebinde bulunan kişilerin, 3201 sayılı Kanun 4 üncü maddesinin son fıkrasına göre Türk Lirası olarak belirlenen borçlanma tutarlarını yurt dışından 3 ay içerisinde Kuruma döviz olarak ödemeleri gerekmektedir. 22/08/2014 tarihli ve 2014/15 sayılı e-YURTDIŞI talimatı ile adlarına tahakkuk ettirilen borçlarını yurt dışında bulunan bankalar aracılığı ile ödeyenlerin yurt dışında bulunan bankalara ödeme yaptıkları tarihin borç ödeme tarihi olarak esas alınması; yurtdışından döviz olarak yapılan ödemelerde dövizin Türk Lirası karşılığının belirlenmesinde ise ödemenin Kurum kayıtlarına geçtiği tarihteki Merkez Bankası döviz alış kurunun esas alınması talimatlandırılmıştır. Ancak Kurum kayıtlarına geçmeyen paranın ödeme tarihinin değiştirilerek süresi içinde ödenmiş olarak kabul edilememesi ve yurt dışından yapılan ödeme ile Kurum kayıtlarına intikal tarihi arasında kur farkı oluşması sonucu vatandaşların karşılaştıkları sorunların aşılması amacıyla 04/05/2017 tarihli ve sayılı örneği ekli Başkanlık Olur’u alınmıştır. Buna göre, borcun tamamının ödenmiş olması kaydıyla; l- Talep sahiplerinin ibraz edeceği belgelere göre borçlanma tebliğ tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde ödemesi yapılmış ancak, MOSİP sisteminde kayıtlı son ödeme tarihinden sonra Kurum kayıtlarına intikal eden ödemelerde borçlanma programında ilk tebliğ tarihinin değiştirilerek ödemenin süresi içerisinde yapıldığının kabul edilmesi, Borçlanma tutarının süresi içerisinde ödenmesine rağmen yurt dışından ödeme yapılan tarih ile ödemenin Kurum kayıtlarına geçtiği tarihteki döviz alış kuru arasındaki farktan dolayı talep sahibinin borçlanma tutarını eksik ödediğinin tespiti durumunda, ortaya çıkan eksik ödemelerin, ödemenin Kurum kayıtlarına geçtiği tarihteki döviz alış kuru ile ABD Dolarına çevrilerek bulunacak tutarın, aylık talep tarihindeki ABD Doları döviz alış kuru esas alınarak bulunacak Türk Lirası karşılığının, bağlanacak ilk aylık tutarından tahsil edilmesi kararlaştırılmıştır. Konu ile ilgili program çalışmaları devam etmekte olup bu çalışmaların sonuçlanması beklenmeden bu durumda olan başvuru sahiplerinin yurt dışı borçlanma işlemleri, söz konusu Olur kapsamında manuel olarak sonuçlandırılacaktır. isaAyrıca, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda tebliğ tarihi değiştirilerek ödemenin yasal süresi içerisinde yapılması sağlandığında, bankaya ödeme yapılan tarih ile söz konusu ödemenin Kurum kayıtlarına geçtiği tarih arasında verilen tahsis talepleri geçerli sayılacaktır. İsa KARAKAŞ Sosyal Güvenlik ve İş Hukuku BAŞUZMANI ÇSGB/SGK BAŞMÜFETTİŞİ Çalışma ve Sosyal Güvenlik Der. GENEL BAŞKANI İş-Sosyal Güvenlik-İş Adli ve Ceza Bilirkişisi A Sınıfı İş Güvenliği UZMANI Gazeteci/ Yazar 50’yi aşkın kitabı bulunmaktadır KAYNAK TÜM Yönleriyle en güncel haliyle Yurdışı hizmet borçlanması ve emeklilik işlemlerini aşağıdaki kitabımızda bulabilirsiniz. Yazı dolaşımı Bugünkü yazımızda memur ve sözleşmeli personelin maddeler halinde farklarını sıralayarak, sözleşmeli personelin niçin kadro talebinde ısrarcı olduğunu açıklamaya Kademe ilerlemesi ve derece yükselme açısından hangi farklar vardır?Sözleşmeli personellerin kademe ilerlemesi ve derece yükselmesi söz konusu değildir. Ancak memurlar aşından kademe ilerlemesi ve derece yükselmesi Görevde yükselme açısından hangi farklar vardır?Sözleşmeli personelin görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarına girerek yükselmeleri mümkün değildir. Ancak, memurlar açısından görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarına girerek yükselmek İş güvencesi açısından nasıl bir fark vardır?Sözleşmeli personelin sözleşme süresi mali yıl ile sınırlıdır. Sözleşme süresinin sonunda sözleşmenin yenilenmemesi ihtimali ve idare açısından sözleşme yenilememe tasarrufu söz konusudur. Ancak, sözleşme feshi idari yargı denetimine tabidir ve gerekçesiz fesihlerde iptal kararı verilmektedir. Sözleşmelerin yıllık olmasının aşırı tedirginliğe sebep olmasına gerek olmadığını 657 sayılı Kanun’un 125/E maddesi hükümleri hariç görevine son verilemez. Bu durumda da idari yargı mercilerinde iptal davası Sosyal güvence açısından farklar nelerdir?Sözleşmeli personel sosyal güvenlik açısından 5510 sayılı Kanunun 4/a maddesine tabi eski SSK tabidir ve sözleşme ücretinin tamamı prime esas kazanç kapsamında olduğu için prim kesintisi ise 5510 sayılı Kanun’un 4/c maddesine ve 5434 sayılı Kanun’a tabidir Emekli Sandığı. Memurlara yapılan ödemelerin sadece bazılarından prim kesintisi Vergisel açıdan hangi farklar vardır?Sözleşmeli personellerin sözleşme ücretlerinin tamamı gelir vergisine tabidir. Ancak, memurların ödeme kalemlerinin tamamı gelir vergisine tabi değildir. Maaş içerisinde önemli bir yere sahip olan tazminatlar gelir vergisine tabi değildir. Bu nedenle sözleşmeli personelin vergi dilimi kısa sürede değişmekte ve bir üst dilime Mazerete bağlı yer değişikliği nasıl yapılmaktadır?Sözleşmeli personellerin mazerete dayalı nakil talepleri sözleşmeli personel çalıştırılmasına ilişkin esasların ek 3’üncü maddesinde belirtilmiştir. Buna göre eş ve sağlık durumu mazeretine bağlı nakil yapılabilmektedir. Bunun için vizeli olduğu birimde fiilen en az bir yıl çalışmış olması, geçiş yapacağı hizmet biriminde aynı unvan ve niteliği haiz boş pozisyon bulunması ve kamu personeli olan eşin, kurum içi görev yeri değişikliği mümkün olmayan veya mevzuatı uyarınca zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulan bir görevde bulunması kaydıyla yerine sebebine bağlı kurum içi yer değişikliği talebi ise mazeret süresince geçerli olmak üzere, personelin geçiş yapacağı hizmet biriminde aynı unvan ve niteliği haiz boş pozisyon bulunması, pozisyonunun bulunduğu ildeki devlet ve üniversite hastanesinde kendisi, eşi ve çocukları ile mevzuat uyarınca bakmakla yükümlü olduğu ana ve babasının hastalığının tedavisinin mümkün olmadığına ilişkin sağlık kurulu raporunu kuruma ibraz etmesi halinde yerine getirilebilir. Sağlık mazeretinin sona ermesi durumunda, eski pozisyonun bulunduğu il sınırları içerisindeki aynı unvan ve niteliği haiz boş pozisyona yeniden atama nakil daha da zordur. Sadece eş durumu mazeret hakkı tanınmış olup, bu da her iki eşin sözleşmeli öğretmen olmasına bağlıdır. Sağlık mazereti ise KHK’ya göre mümkün değildir. Ancak, Bakanlığın inisiyatifiyle çok zor şartlarla açısından eş, sağlık ve diğer mazeretlere bağlı yer değişikliği mümkün olup, diğer eşin kamu personeli olma şartı dahi Yıllık izni hakkı açısından hangi farklar vardır?Sözleşmeli personelin yıllık iznini bir sonraki yıla aktarma hakkı yoktur. Ancak, sağlık personelinin Covid-19 nedeniyle kullanamadıkları yıllık izinleri bakan onayı ile bir sonraki yıla devredilmiştir. Memurlar açısından ise kullanılmayan bir önceki yılın yıllık izni bir sonraki yıla Kurumlar arası yer değişikliği açısından hangi farklar vardır?Sözleşmeli personelin kurumlar arası yer değişikliği hakkı yoktur. Bu durum ancak mevcut sözleşmesinin feshi ve diğer kurumda yeni bir sözleşme akdiyle mümkündür. Her ne kadar 375 sayılı KHK’nin ek 25’inci maddesi kurumlar arası görevlendirmeye imkan verse de bu durum geçici bir durumdur ve pek kurumlar arası yer değişikliği hakkı muvafakatla yapılabilmektedir. Kurumlar arası yer değişikliğinin oldukça zor olduğunu belirtmek Kurum içi yer değişikliği açısından hangi farklar vardır?Sözleşmeli personelin aynı unvan ve niteliği haiz boş pozisyona kurum içi yer değişikliği talebi karşılıklı yer değişikliğine bağlıdır. Yine aynı unvan ve niteliği haiz boş pozisyon bulunması halinde, eşi şehit olan personelin kurum içi yer değişiklik talebi, bir defaya mahsus olmak üzere yerine kurum içi yer değişikliği talebi teşkilatın olması kaydıyla oldukça Ücretsiz izin hakkı açısından hangi farklar vardır?Sözleşmeli personelin doğum, evlat edinme, memur veya diğer personel kanunlarına tâbi olan eşinin yurt dışında sürekli göreve atanması veya en az altı ay süreyle yurt dışında geçici olarak görevlendirilmesi ve askerlik sebebiyle hizmet sözleşmesi feshedilen sözleşmeli personelin pozisyonu saklı tutulur ve istekleri halinde bu personel ayrıldığı kurumunda yeniden hizmete sayılı Kanun’da memurlara aylıksız izinle ilgili daha geniş haklar Yabancı dil tazminatı açısından hangi farklar vardır?Sözleşmeli personele yabancı dil tazminatı ödenmemektedir. Memurlara ise 375 sayılı KHK’da ve bu kapsamda çıkarılan esaslarda aranan şartları taşıması halinde yabancı dil tazminatı Yemek ücreti yardımı açısından fark var mıdır?Hem sözleşmeli personele hem de memurlara yemek yardımı yapılmaktadır. Bu yardım nakit şekilde yapılmamaktadır. Öğle yemeği servisinden faydalanacak olan memurlardan ve sözleşmeli personelden alınacak asgâri yemek bedelleri her yıl çıkarılan tebliğlerle Arazi tazminatı açısından fark var mıdır?Sözleşmeli personele arazi tazminatı ödenmemektedir. Şartları taşıyan memurlara ise arazi tazminatı açıklamalara bakıldığında sözleşmeli personelin niçin kadroya geçmekte ısrar ettiği daha iyi anlaşılacaktır. Garip bir şekilde aynı işi yapan personele farklı ödeme ve haklar verilmesi doğru bir yaklaşım değildir. Eğer sözleşmeli personel sistemi kalıcı kılınmak isteniyorsa bu şartlarla mümkün olamayacağını düşünüyoruz. Sizce de kadro talepleri haklı değil mi?

kuruma ibraz ve kurum talebi farkı